Almanya ve Türkiye her sene birbirlerinden binlerce göç alan iki ülke. Aldıkları göçler kadar aralarında yaptıkları işlerde bir o kadar fazla. Bu kadar birbiriyle etkileşimde olmalarına rağmen iki ülke arasındaki iş hayatı ve çalışma şartları birbirinden tamamen farklı. Almanya’dan Türkiye’ye dönüş yapanlar veya Türkiye’den Almanya’ya giden insanlar iş hayatında büyük farklar ile karşılaşıyorlar. Bu yüzden farklı bir ülke de işe başlamadan önce iyi bir internet araştırması varsa arkadaşlarınız veya akrabalarınıza danışmanız gerekiyor. Böylelikle gittiğinizde hayal kırıklığına uğramadan kariyer yolculuğunuzun ne yönde olacağına karar verebilirsiniz.
Yıllık İzin
Yıllık izin konusunda Türkiye, genellikle 1 yıllık çalışma süresine doldurmamış personellerinin yıllık izin kullanmasına pek sıcak bakmıyor. İlk yılı dolduran çalışanlar takip eden yılda toplamda 14 gün yıllık izin kullanabiliyorlar. Cumartesi günleri de izin kullanırken sayılabilmekte. Bazı şirketler ise aylık kazanım mantığıyla hareket edebiliyor. Her şirkete göre yıllık izin konusu değişebilir fakat genel itibariyle Türkiye tarafında durum bu şekilde.
Almanya tarafına bakıldığında ise yıllık izinler şirket bazında farklılık gösterebiliyor genel itibariyle izinler 25 ila 30 gün arasında değişmektedir. Aylık kazanım mantığıyla girdiğiniz firmalarda çalışmaya başladığınız andan itibaren yıllık izin hakediyorsunuz. Cumartesi günleriniz ise izin kullandığınız zaman izinden sayılmamakta.
Arkadaşlık İlişkileri
Türkiye’de özellikle sıcak kanlı insanların çok fazla olmasından kaynaklı bir samimiyet söz konusu. Genellikle iş yerlerinde kolaylıkla arkadaş edinebilir, öğle yemeklerine birlikte çıkabilir veya hafta sonları beraber aktiviteler yapabilirsiniz. Birçok insan çalıştıkları şirketlerden çok iyi dostluklar edinebilirler.
Almanya’da ise bu durum farklı, genellikle Türkiye’deki gibi çabucak arkadaşlık edinemezsiniz. İnsanlar genellikle özel hayatlarıyla iş hayatları arasına keskin bir çizgi çeker. Kültür farkından kaynaklanan bir durum da söz konusu. Örneğin Almanya’da iş arkadaşınız size tatile gittiğini söylüyorsa ona kiminle gideceğini sormanız hoş karşılanmayabilir çünkü özel hayatını sorguladığınızı düşünebilir. Türkiye’de ise böyle bir durum yoktur. Arkadaşınızı sorguya çekmiş olsanız bile size zevkle tüm tatil planını anlatabilir.
Resmi Tatiller
Türkiye’de resmi tatiller 15 gün civarında ama hafta sonuna denk gelebilen tatiller nedeniyle araya kaynayıp gidenler olabiliyor. Yıllık izinlerinizle beraber toplam 24 gün civarında izin kullandığınızı varsayabiliriz.
Almanya resmi tatillere ek olarak bölge ve eyalet bazında tatiller olabiliyor. Bu sebeple Almanya tarafında Türkiye’ye göre daha fazla. Yıllık izinlerle birlikte neredeyse Türkiye’nin iki katı diyebiliriz.
Öğle yemekleri
Türkiye’de çalışanlara yemek vermek bir yan hak olarak görülüyor bu sebeple çalıştığınız firmalar genellikle yemek masraflarınızı karşılıyor. Çalışanların paketi yemek+ücret şeklinde düşünülüyor. Eğer firmanın yemekhanesi yoksa ayrıca size verdikleri bir yemek bütçesi oluyor.
Almanya’da ise yemek olayına farklı bakılıyor. Maaşınızı veriyoruz ve siz onu nereye isterseniz oraya harcayın şeklinde bir mantık var bu sebeple aylık masraflarınız artabiliyor.
Döviz Farkı
Türk Lirası’nın zor günler geçirdiği bu dönemde sürekli yükselen döviz kurları nedeniyle alım gücü olarak geriye gitmenize neden olacak bir maaş almak tatsız bir duruma dönüşebilir. Kısa bir Avrupa seyahatine çıkmak istediğini düşünürsek döviz kurlarındaki 10 kuruşluk bir oynama olsa bile cebinizden yok yere yüzlerce lira çıkabilir. Bu yüzden Türk Lirası ila her ne kadar kendi ülkenizde geçiminizi sağlayabilseniz de dalgalanan döviz kurları alışveriş yaparken veya tatillere giderken canınızı sıkabilir.
Euro üzerinden aldığınız bir maaşınız varsa eğer bu tarz bir sorun yaşamazsınız. Almanya enflasyon oranının neredeyse hiç olmadığı bir ülke. Haliyle paranızın değerinde büyük dalgalanmalar olmadığı için olduğu gibi kalabiliyor. Bu sebeple birikimlerinizi az da olsa rahatlıkla yapabiliyor ve yatırıma dönüştürebiliyorsunuz.
Süreç
Almanya’da Türkiye’deki kadar hızlı bir çalışma ortamı yok. Türkiye’de acil yetiştirmeniz gereken bir işiniz olduğunda söylemeniz durumunda müdürleriniz veya çalışma arkadaşlarınız sizlere hemen yardımcı olurlar. Gerekirse fazla mesai ye kalarak sizin ihtiyacınız olan işi hallederler. Yapmasalar bile müdürünüzün bir üstüne rica ederseniz işleri hızlandırırlar.
Almanya’da ise bir başka departmanla veya acil işinizin olduğu bir çalışanla görüşmek için önceden randevu almanız gerekmektedir. Birinin size zamanını ayırmasını istiyorsanız öncelikle size uygun vakitlerini söylemektedir. Ayrıca toplantı daveti göndermenizi isteyebilir böylelikle kendi mesai saatlerini planlayabilir.
Çalışma Saatleri
Türkiye çalışma saatleri bakımından oldukça esnek. Kimi firmalar esnek çalışma saatleri altında mesaileri uzatılar. Kimisi ise çalışanlarına belirli saatler belirleyerek çizgisini asla bozmaz. Bu firmadan firmaya değişebilir. Ama Türkiye’de mesai saatlerinin uzaması yaygın bir durumdur. Kurum kültürlerinden ve toplumun çalışma anlayışından kaynaklı durumlar söz konusu olabiliyor.
Almanya ise yapı itibariyle buna elverişli bir çalışma kültürüne sahip değil. Almanya’daki firmalar çalışma saatleri konusunda disiplini bir çizgi de ilerlemektedirler. Tabii ki orada da çalışma saatlerinin uzadığı zamanlar oluyor fakat Türkiye’deki kadar yaygın değil. Genellikle sabah saatlerinde başlayan işler öğleden sonra insanların yavaş yavaş ofisten çıkış yapmasıyla bitiyor. Anlayacağınız fazla mesai pek rastlanan bir durum değil.
İki ülke arasında iş seçmeden önce yukarıda bahsettiğimiz farkları iyi düşünün. Bir anlık hevesle hareket etmektense iyi düşünülmüş ve iyi araştırmış ve aradaki farkları kendi lehinize kullanarak tercihinizi yapın.
İş hayatı ile merak ettikleriniz hakkında daha fazla fikir edinebilmeniz için Almanca Çağrı merkezinde çalışma ortamı adlı yazımıza göz atabilirsiniz.
KATEGORİLER
PÜF NOKTA
Almanca Çağrı merkezinde Çağrı karşılama dışındaki pozisyon ve görevler nelerdir?
Çağrı merkezleri farklı türden çalışanları içinde bulunduran kişi ve kurumların aralarında telefon, faks, e-mail, SMS, anlık ileti gibi çeşitli kanallar yoluyla iletişim kurmalarını sağlayan firmalardır. Bu firmaların hizmetlerini gerçekleştirmelerini sağlayan destek yazılımları, raporlama yazılımları gibi çeşitli sistemler bulunur. Aynı zamanda...
Mavi kart, Türkiye’de doğmuş Türk vatandaşı olarak tanınan kişilerin daha sonra izinle Türk vatandaşlığından çıkmış farklı bir ülke vatandaşı olan kişilere ve onların 3. derece alt soylarına verilen bir karttır. Bu bireylere mavi kart verilmesinin sebebi Türkiye’deki haklarını koruma amaçlıdır....
Evet dönüş yaptım , çok zorluklarla karşılaşıyorum adelet yok , ıletışımde benı anlamıyorlar , dürüşlük yok özel hayatına çok purnunu sokuyorlar hep güvensızlık var negatıf bakıyorlar suratlar hep asık yardımçı olmuyorlar dışlanıyorum , v.s gibi çok sey var burdada 2. Kalıte yurt dışunda 2. Kalıte 😡☺️